Bilim adamları insanlığın karakter ve fiziki durumunu maksimuma çekmek için bir proje üzerinde yoğunlaşmışlardı. Bu deneylerde kurtların çeviklik ve hırs insanlara yükleyip kusursuzlaştırmak için kurt ve insan DNS'sı üzerinde karışımlar elde etmeye çalıştılar. Fakat bu deneylerde işler yolunda gitmeyince ortaya kurt adamlar çıktı. Pfien adında bir şirket bu duruma el atmak için Epoxyn adında bir ilaç ürettiler. Bu ilaç kurt adamların DNA'larındaki bozuklukları düzenlemeyi amaçlıyordu. Fakat aynı şirket Anti-Epoxyn adında insanları kurt adamlara dönüştüren bir ilaç daha çıkartmıştı ve bunu da Fransızlara satmıştı. Bunun üzerine Fransız ordusu Wolf Team adında bir ordu kurarak dünyayı ele geçirme planları yapmaya başladılar. Hatta Fransızların bu WolfTeam ordusuna dışarıdan insanlar da dahil olabiliyordu. Sadece vücutlarının Anti-Epoxyn kabul etmesi yeterli idi.Bunun üzerine bu yeni akım dünya çapından insanları kendine bağlamaya başladı ve Wolf Team gitgide büyüyerek güçlendi.
Bir süre sonra Fransız Ordusu da durumun ciddiyetini anladı. Artık onlar da yarattıkları bu geniş ordu ile başa çıkamayacaklarını anlamışlardı.Çünkü artık ordu mensubu olan kurt adamlar görevleri yerine getirdikten sonra sağı solu yağmalıyor, emir dışı cinayetler işliyorlardı. Gitgide bütün kurt adamlar artık itaat etmemeye ve kendi kafalarına göre sağa sola savaş açmaya başladılar. Bunun sonucunda ortada bir birlik veya bir ordu kalmadı. Bundan sonra Wolfteam üyeleri artık Fransız ordusundan kaçıp kendi ayaklarının üzerlerinde durabilme mücadelesi vermeye çalışacaklar.
İşte böylesine heyecanlı bir oyunu, kaliteli grafiklerle oynamak isteyen oyunculardan kurulu düzinelerce savaş alanı bulunmakta.Siz de bunların arasına katılarak, adrenalin düzeyinizi en üst seviyeye çıkartabilirsiniz.Yapmanız gereken şey oldukça basit. Oyun normal bir bilgisayar oyunu gibi internetten indirilip setup yapıldıktan sonra oynanabilir. Siz de Wolfteam indirip savaşa katılabilirsiniz.
İşte böylesine heyecanlı bir oyunu, kaliteli grafiklerle oynamak isteyen oyunculardan kurulu düzinelerce savaş alanı bulunmakta.Siz de bunların arasına katılarak, adrenalin düzeyinizi en üst seviyeye çıkartabilirsiniz.Yapmanız gereken şey oldukça basit. Oyun normal bir bilgisayar oyunu gibi internetten indirilip setup yapıldıktan sonra oynanabilir. Siz de Wolfteam indirip savaşa katılabilirsiniz.
Yabancı bir firma tarafından tasarlanmış bir uçak similasyonu olan İstikbal Göklerde 3 boyutlu Mükemmel bir oyun. Dili Türkçe, boyutu çok küçük, 3 boyutlu ve çok eğlenceli bir oyun. Küçük büyük her yaştan insanın zevkle oynayabileceği, başından kalkamayacağınız güzellikte bir oyun. Ayrıca sistem gereksinimleri çok düşük.
1900'lü yıllardaki bilgisayarlarla bile çalışır :)
Oyunun iki modu var. Biri Görev diğeri ise Savaş modu.
Görevde siz yüzbaşı uçağınız ile size verilen görevleri yapıyorsunuz hagar, tank, fabrika bombalama, filo çatışması gibi... 15 tane görev verilmektedir. Görevler hakkında ipuçları aşağıda verilecektir. Bir bölümü bitirmeden diğerine geçemezsiniz. Tabi geçilebilirde ben nasıl olduğunu söylemiycem :) Oyundan zevk alın. Bütün bölümleri geçerseniz eğer, bir dahaki oynayışınızda istediğiniz bölümü tekrar tekrar oynayabilirsiniz. Bu oyunu oynaması kadar, izlemesi de zevklidir.
Savaş ise puan toplama ve oyuna alışma modudur. Sürekli savaş uçakları gelmektedir ve siz ne kadar düşürebilirseniz okadar puan alırsınız. Uçaklar hiç bitmez taki sizin uçağınız vurulup düşene kadar :)
Oyun Tuşları
Oyunu sadece "Mouse" ile oynayabilirsiniz. Ek olarak:
Sol Tuş mouse - Makinalı tüfek
Sağ Tuş Mouse - Bomba
W - Yukarı manevra
S - Aşağı manevra
A - Sola manevra
D - Sağa manevra
Ctrl - Hız keser
Shift - Hız verir
Oyunda değişik kamera açıları da mevcuttur...
Sol Tuş mouse - Makinalı tüfek
Sağ Tuş Mouse - Bomba
W - Yukarı manevra
S - Aşağı manevra
A - Sola manevra
D - Sağa manevra
Ctrl - Hız keser
Shift - Hız verir
Oyunda değişik kamera açıları da mevcuttur...
Baz istasyonları tarafından da yayınlanabilen mikrodalgaların dokulara iki temel etkisi bulunmaktadır:
* Mikrodalga dokuları ısıtır. (termal etki)
* Mikrodalga hücrelerin kimyasını bozar (termal olmayan ya da kimyasal etki)
* Mikrodalgaların özellikle ikinci etkisi,yani hücrelerin kimyasını bozarak oluşturduğu etki insan sağlığı açısından önem taşımaktadır. Yapılan araştırmalarda hücrelerin -kimyasal etkiye maruz kalması ile şu sonuçların meydana gelebileceği saptanmıştır:
* Hücrelerde büyük moleküllerin (proteinler vb.) deforme oluşu.
* Hücre zarlarının birbirine yapışması.
* Hücre zarlarında delikler açılması (elektro-porasyon)
* Ca-ATPaz ve Na-K-ATPaz enzimlerinin bozulması sonucu hücre dışına Ca”, Na’ ve K’ kaçışı.
* Sinir zarlarının bozuluşu: Sinir zarlarının bozulması ile REM uykusu adı verilen rüya görmenin azalışı, EEG değişimleri, uykusuzluk, sinirlilik, unutkanlık, depresyon, başağrısı, başdönmesi, Alzheimer, Parkinson, Multipl Skleroz gibi dejeneratif beyin hastalıkları meydana gelir.
* Hücre enzimlerinde bozulmalar.
* DNA tahribi
Mikro dalgaların kanser yapıcı etkisi
Mikro dalgaların kanser ile ilişkisi üç şekilde mümkündür::
Mikrodal ganın kendisinin kanseri oluşturması, kanser yapıcı maddelerin hücreye girişini kolaylaştırması veya mevcut kanserli ortamın yaygınlaşmasını hızlandırması.
Mikro dalga, DNA’yı onararak kanseri engelleyen melatonini azaltmakta ve dolayısıyla vücudun bağışıklık sistemi zayıflamaktadır. Sonuçta mikrodalgalar nedeniyle lösemi, beyin tümörü, lenfom (lenf bezi kanseri), ben kanseri, erbezi tümörü, çocukluk kanserleri meydana gelmektedir.
Öncelıkle selamlar arkadaşlar bir uydu cıhazınız var ve sürekli olarak kilitlenme ve bazı kanalları göstermeme veyahutda kanal üzerindeyken donma şikayetleriniz var. Bu sorunlara çözüm olarak kendi evinizde kendi uydu cihazınıza yazılım atabilirsiniz.
Öncelıkle uydunuzun markası ve modeline göre internetten yazılım arattırınız . Örnek:(VESTEL MARKA 5840 CI YAZILIM ) vb. Daha sonra bulduğunuz yazılımın güncel olup olmadığını kontrol edin (yanında zaten yazılım tarihi yazar ) daha sonra bulduğumuz yazılımı bilgisayarınıza kaydedin.
TTNet WiFi TTNet ADSL Abonelerine Ücretsiz mi?
TTNet WiFi TTNet ADSL Abonelerine 31 Mayıs 2008’e kadar ücretsiz, bu tarihten sonra ise ücretlidir. TTNet WiFi servis noktalarında, ADSL hizmet numarası, kullanıcı adı ve şifrenizi girerek internete bağlanabilirsizniz.
TTNet WiFi’den nasıl yararlanabilirim?
Günlük 30, 60 ve 150 dakika; haftalık 300 dakika ve aylık 1800 dakika şeklinde 5 ayrı seçenekte satışa sunulan TTNet WiFi kartlarından birini alabilir, kart üzerinde yazan kullanıcı adı ve şifrenizle WiFi servis noktalarından internete bağlanabilirsiniz. Kart alımını internet üzerinden kredi kartıyla da yapmanız mümkün.
Ödemeyi Nasıl Yapabilirim?
TTNet WiFi kartı satın alarak:
Satış noktalarından ya da TTNet WiFi Servis Noktalarından aldığınız TTNet WiFi kartınızda bir kart numarası ve şifre bulacaksınız., TTNet WiFi Servis Noktasında, İnternet tarayıcınızı açtığınızda karşınıza çıkan karşılama sayfasında (www.ttnetwifi.com.tr; herhangi bir sayfaya girmeye çalıştığınızda otomatik olarak bu adrese yönlendirileceksiniz), Kullanıcı Adı bölümüne Kart Numarasını, kazıdığınız kısımda yazan şifreyi ise Şifre bölümüne yazmanız gerekmektedir.
Not: Şifre yazımında herhangi bir hatayı önlemek için kartınızdaki şifreyi bir metin düzenleyici programda yazdıktan sonra kopyala-yapıştır yöntemi ile şifre bölümünü doldurabilirsiniz.
Kredi kartı ile ödeyerek:
Kredi kartı ile ödeme yapmak için Servis Noktalarımızdan birisinde bulunmanız gereklidir. İnternet tarayıcınızla herhangi bir web adresine girmeye çalıştığınızda TTNet WiFi karşılama sayfasına yönlendirileceksiniz. Bu sayfadaki "Kredi Kartı ile Ödeme" seçeneğini kullanarak Kullanıcı Adı ve Şifre’nizi alabilirsiniz. TTNet WiFi karşılama sayfası www.ttnetwifi.com.tr adresine yalnızca Servis Noktalarından ulaşabilirsiniz.
TTNet WiFi’i Nasıl Kullanırım?
* TTNet WiFi servis noktalarında, dizüstü/avuç içi bilgisayar ya da Wi-Fi uyumlu cep telefonunuzun Wi-Fi özelliğini açın.
* Kablosuz ağlardan (SSID) “TTNet WiFi”i seçin.
* İnternet tarayıcınızı açtığınızda karşınıza gelen sayfada, satın aldığınız TTNet WiFi kartı üzerinde yer alan ya da kredi kartı ile aldığınız kullanıcı adı ve şifrenizi yazarak giriş yapabilirsiniz.
TTNet WiFi Servis Noktaları
TTNet WiFi hizmetinden yararlanabilmek için TTNet WiFi servis noktalarından birinde olmanız gerekir. Şuan için maalesef çok yaygın olmayan bu servis noktalarına aşağıdaki adresten yaşadığınız şehri seçerek bakabilirsiniz:
http://www.ttnet.net.tr/90.aspx.aspx
TTNet WiFi kullanımı için gerekenler
* Dizüstü, avuç içi bilgisayar, ya da Wi-Fi özellikli cep telefonu
* IEEE802.11b/g ve Wi-Fi uyumlu WLAN kartı (wlan özellikli bilgisayalarda bu karta ihtiyaç duyulmaktadır)
* Kullanıcı adı ve şifre (Daha önceden satın aldığınız TTNet WiFi kartlarınızın üzerindeki kullanıcı adı ve şifreyi kullanabilir ya da TTNet WiFi sitesi üzerinden kredi kartınızla ödeme yaparak kullanıcı adı ve şifrenizi alabilirsiniz).
TTNet WiFi Kartını Nerden Alabilirim?
TTNet WiFi kartınızı, Türk Telekom Ofisleri, Türk Telekom bayileri ve TTNet WiFi Servis Noktalarından alabilirsiniz.
TTNet WiFi'te güvenlik
TTNet WiFi şebekesi diğer İnternet bağlantıları kadar güvenlidir. Kullanılan cihazdan Wi-Fi sistemine kadar bilgiler şifreli bir şekilde güvenle taşınır.
TTNet WiFi servis noktalarındaki erişim hizmeti TTNet WiFi altyapı olanakları ile sınırlı olduğundan, bu hizmet yaygınlaşmadan çok verimli bir hizmet almak beklenmemelidir.
TTNet WiFi Ücretleri
TTNet WiFi ile İnternete bağlanmak için günlük, haftalık ve aylık olmak üzere farklı zaman dilimlerinde geçerli olan kullanım paketleri alabilirsiniz. Bu paketler hem kredi kartıyla ödeme seçeneğinde hem de satış noktalarından edindiğiniz TTNet WiFi kartları için geçerlidir.
Kullanım Paket Seçenekleri
|
Süre (dk)
|
Fiyat (YTL)
|
30 dk / Günlük (0,5 saat)
|
30
|
3.5 YTL
|
60 dk / Günlük (1 saat)
|
60
|
6 YTL
|
150 dk / Günlük (2,5 saat)
|
150
|
12 YTL
|
300 dk / Haftalık (5 saat)
|
300
|
20.5 YTL
|
1800 dk / Aylık (30 saat)
|
1800
|
82.3 YTL
|
TTNet WiFi paketlerini, ilk kullanımdan itibaren paketinizin geçerli olduğu süre sonuna kadar (günlük: 24 saat içinde; haftalık: 7 gün içinde; aylık: 30 gün içinde) dilediğiniz şekilde kullanabilirsiniz. Yani ister bu süreler içinde kullanın isterseniz kullanmayın :) Kullanım süreniz o kadar ve o sürenin sonunda kullanmamış olsanızda, hakkınızı kaybediyorsunuz.
Türkiye'de bilim ve teknoloji alanında belirli bir politika izleme arayışı ve ilk politika formülasyonları 1963 yılında Planlı Dönem'le birlikte başlamıştır. Bilim ve teknoloji faaliyetinin yönlendirilmesinde rol alacak ilk kurum da TÜBİTAK yine aynı dönemin ürünüdür (Birinci Beş Yıllık Kalkınma Planı).
1980'li yılların başında, dönemin ilgili Devlet Bakanı'nın eşgüdümünde, 300 kadar bilim adamı ve uzmanın katılımıyla hazırlanan Türk Bilim Politikası: 1983-2003 dokümanıyla, ilk kez, ayrıntılı bir bilim ve teknoloji politikası ortaya konmaya çalışılmıştır. Aynı dönemde BTYK kurulmuştur. Türk Bilim Politikası: 1983-2003 ne yazık ki hayata geçirilememiştir.
Türkiye'de hiçbir zaman uzun vadeli ve tutarlı bir milli teknoloji politikası uygulanmamıştır. Her hükümet zamanında politika değiştirilmiş ve öncekine nazaran farklı konulara ağırlık verilmiştir. Çeşitli bilim adamlarının ve uzmanların görüşlerinin alındığı konferanslar, bilim ve teknoloji şuraları tertiplenmiştir ama uygulamada pek birşey değişmemiştir. Çünki hala Türkiye’de teknoloji konusu bütün kurumlarıyla özümsenmiş değildir.
İkinci Dünya Savaşı'nda Almanlar'ın, hesap cetvelleri, logaritma tabloları gibi "ilkel" hesaplama yöntemleri kullanarak tasarımını yapıp İngiltere'ye karşı ürettiği, yaklaşık 350 km menzilli ve 1 ton harp başlığı taşıyan V-2 füzeleri, elektronik teknolojisi olmadığı için imalatı çok zor gerçekleştirilebilen mekanik ve elektrikli güdüm üniteleri kullanıyordu. 1. Dünya Savaşı sonrası küçük bir gemi bile yapması yasaklanmış bulunan Almanya, birçok fabrikalarını ve araştırma merkezlerini yeraltında inşa etmişti. Günümüzde ise Türkiye'nin elinde, 2. Dünya savaşı Almanya'sına kıyasla milyarlarca kat hızlı ve kapasiteli hesap yapabilen bilgisayarları ve güdüm için kullanabileceği elektronik kontrol teknolojisi olmasına rağmen, yerli olarak tasarlanmış ve seri imalatı yapılan tek bir güdümlü füze modeline dahi sahip bulunmaması, hala bu tip silahları büyük paralarla ithal ediyor olmamız, Türkiye'deki teknolojik organize eksikliğinin önemli bir göstergesidir.
Oyun Sistemlerinin Tarihi Gelişimi
Futbol sporunda takım teşkili, futbolcuların yardımlaşarak uyum içinde oyun alanında mücadele ettikleri zaman daha başarılı olduklarını anlamaları ile şekillenmeye başlamıştır.
Gol atmak ve gol yememek esasını taşıyan futbol sporunda her oyuncunun her durumda gol atma çabası kurallarında 1863 yılında beraberliğin sağlanması sonrası oyuncuların topa el ile müdahale etmeleri yasaklanmış, oyun alanındaki oyuncu sayısı 11 kişi ile sınırlandırılmıştır. Böylece, oyun alanındaki dağılım kaleci önünde bir savunma oyuncusu ve bunların önlerinde de dokuz hücum oyuncusu şeklinde olmuştur. de olması yerine görev bölümünü yaparak oynadıkları zaman daha başarılı olduklarını görmüşler. Oyun alanındaki dağılımlarını da bu düşünce doğrultusunda gerçekleştirmeye başlamışlardır.
Futbol oyun kurallarında 1863 yılında beraberliğin sağlanması sonrası oyuncuların topa el ile müdahale etmeleri yasaklanmış, oyun alanındaki oyuncu sayısı 11 kişi ile sınırlandırılmıştır. Böylece, oyun alanındaki dağılım kaleci önünde bir savunma oyuncusu ve bunların önlerinde de dokuz hücum oyuncusu şeklinde olmuştur.
Daha sonraları, Macaristan takımı savunma oyuncuları ile hücum oyuncuları arasında sayısal dengeyi sağlamak amacıyla beş hücum oyuncusu karşısında, beş savunma oyuncusunu iki bek ve üç haf olarak kullanmışlar ve bu dizilişi de Piramidal Sistem olarak ifade etmişlerdir.
İsveç futbol takımı ise piramidal sistem üzerinde küçük bir değişiklik yaparak savunmada emniyeti ve derinliği sağlamak amacıyla bir beki boşta oynatarak rakibin hücuma çıkan oyuncularını durdurmayı hedeflemişlerdir. Böylece İsveç Sürgü Sistemi adı verilen sistem ortaya çıkmıştır.
1925 yılında futbol oyun kurallarından ofsayt kuralında yapılan değişiklik sonrasında, İngiltere kaleci, iki savunma, üç orta saha oyuncusu yanında, hücumda da beş oyuncu bulundurarak "Klasik Oyun Sistemi" adını verdikleri kendilerine has olarak geliştirdikleri bir sistemi uygulamaya başlamışlardır.
İngilizleri uyguladığı klasik oyun sistemi, daha sonraki yıllarda İtalyanların uyguladığı Cotenaccio İsviçrelilerin uyguladığı,Riegel ve Avusturyalıların uyguladığı Avusturya Sistemine öncülük etmiştir.
Orta saha oyuncuları takımın top kaybında, savunmanın önünde yer alırken, topa sahip oldukları zaman da bir tanesi hücuma çıkıp altı oyuncu ile hücumu gerçekleştiriyorlardı.
1930' yıllarında Arsenal London Kulübünün Menaceri Chapman orta saha oyuncularından bir tanesini savunmaya alarak "Stoper" pozisyonda oynatırken, iki orta saha oyuncusunu savunmaya yönelik ve savunma ile hücum arasında bağlantıyı kurmak amacıyla oynatarak WM adı verilen oyun sistemi ile büyük başarılar elde etmiştir.
Savunma oyuncuları rakibin kenar hücum oyuncuları ile, stoper ya da orta alandan bir oyuncu, rakibin santraforu ile adam markajı yaparak oynarken, orta sahada görev yapan diğer oyuncular ise, rakibin orta alan oyuncuları ile adam adama markaj uygulayarak oynuyorlardı.
Kale sahası önünün diğer yerlere göre daha önemli olduğunun farkına varan ve orta alanı da kontrol altında tutan takımların daha başarılı olacağını düşünen Chapman, iki iç orta saha oyuncusu ile iki dış orta saha oyuncularının savunma ve hücum davranışlarını gerçekleştirirken oyun alanında bir dörtgen(Sihirli Dörtgen) oluşturmalarını istemiş ve bu düşüncesinde de başarılı olmuştur. WM Sistemi günümüzde takımların uyguladıkları sistemlerin temelini oluşturan bir sistemdir.
4-2-4 Sistemi
Bu sistem ilk kez 1958 yılında İsveç' te düzenlenen Dünya şampiyonasında Brezilyalılar tarafından final maçında kullanılmıştır.
Dört savunma oyuncusu kendi kaleleri için iyi bir savunma bloğu oluşturur. İki bek yan yana oynarlarken bunlardan bir tanesi takımı hücuma çıktığı zaman orta alana doğru çıkarak orta saha oyuncularına yardımcı olur. Bekler, sürekli olarak orta bek tarafından korunurlar.
İki orta alan oyuncusu takımın oyun kurmasını sağlar, Takımı hücuma çıkarırlar ve rakip hücumlarda savunmanın ön tarafındaki alanı kontrol ederler. Hücum anında ise hücumdaki arkadaşlarına destek olurlar. Dört hücum oyuncusundan iki tanesi oyun alanının kenarlarını kullanırlar. Ortada oynayan hücum oyuncularına pozisyon hazırlarlar.
Orta hücum oyuncuları ise, kenar hücum oyuncularının hareketlerinin devamını gerçekleştirmeye çalışırken, orta sahadan gelen arkadaşları için de boş alan yaratmaya çalışırlar. Buluştukları toplarla gol yapmaya çalışırlar. Sistemin en belirgin özelliği, savunma dört oyuncu ile gerçekleştirilmekte ve savunmada güvenliği sağlamak büyük sorun teşkil etmemektedir.
Motorlu araç sayısının artmaya başladığı 1900’lü yılların ilk dönemlerinde, hızla oluşan trafik kurallarının yanı sıra, giderek alkollü sürücülük için de önlem alma ihtiyacı hissedilmiştir. Başlangıçta bu sınırın ne olması gerektiği ve nasıl ölçüleceği konusunda sorunlar yaşanmışsa da dünyada özellikle konuyu inceleyen bilimsel çevrelerin görüşü her zaman kan-alkol sınırının daha da aşağıya çekilmesi yönünde olmuştur. Bir başka deyişle yasal limitin altında olmanın sadece trafik cezasını engellediği, ancak can güvenliğini garantilemediği kabul edilmektedir.
Alkolün etkileri açısında yaş, cinsiyet, sürücülük deneyimi gibi bazı faktörlere bağlı olarak bireyler arasında farklılıklar görülmekteyse de, bunlar güvenli sürücülüğü garantileyecek kadar büyük farklar olmadığı gibi, tartışmalı sonuçlar olarak değerlendirilmektedirler. Bununla birlikte genel olarak araştırmalar 0.2 promil düzeyinden itibaren alkol düzeyi arttıkça sürücülük üzerinde olumsuz etkilerinin de arttığı yönünde birleşmektedir. Bu sınır kimi ülkeler tarafından kabul edilmiş bulunmaktadır.
Ülkemizde ticari araç sürücüleri ve kamu hizmetinde çalışan sürücülerin alkollü olarak trafiğe çıkmaları tümüyle yasaklanmış, diğer sürücüler içinse yasal sınır olarak bir litre kanda yarım gram alkole eşit olan, 0.50 Promil belirlenmiştir. Bu halk arasında yanlış bir biçimde “yüzde elli alkollü olmak” diye ifade edilmekte, hatta bunun mümkün olduğu sanılmaktadır. Bu tümüyle yanlış bir bilgidir. Bu yanlışlık genellikle promil değerinin nasıl hesaplandığının iyi bilinmemesinden kaynaklanmaktadır.
Alkol alındıktan sonra muhakeme yeteneği, algılayış giderek bozulurken bunun sonucunda sürücülük becerileri azalmakta, buna karşılık yine bozulan muhakeme yeteneği ve azalan duygusal kontol nedeniyle kendine güvende yersiz bir artış meydana gelmektedir. İşte bu çelişkili değişim sürücülük için daha da tehlikeli bir duruma yol açmaktadır. Bu nedenle alkol aldıktan sonra ne yapacağını düşünmek yerine içmeye başlamadan önce bazı kararlar almak daha yararlı olabilir. Bunlar eğer araç kullanılacaksa hiç içmemek, eğer içilecekse araç kullanacak bir kişi bulmak olabilir. Özellikle eğlenmek için çıkılan akşamlarda özel araç kullanmak yerine taksi ya da toplu taşım araçlarını tercih etmek uygun olacaktır. Hiç şüphe yok ki alkolün etkileri konusunda doğru bilgilenen ve bu tür kararları alkol almadan önce vermeye çalışan sürücüler bu konuda en doğru davranışı da yine kendileri seçebilirler
.
Operasyon Ne Kadar Sürüyor?
İlasik ile işlem yaklaşık 15 saniye, wavefront ile 30-40 saniye sürüyor. Hastanın ameliyathanede kaldığı süre 10 dakika kadardır.
Lazer Tedavisi İş ve Sosyal Yaşantıyı Ne Kadar Etkiler?
Operasyondan sonra yaklaşık 6 saat yanma batma şikayeti sürüyor. Aynı gün sosyal hayata dönüş mümkün.
Lazer Göz Tembelliğini Tedavi Eder mi?
Göz tembelliği lazerle tedavi edilemez. Sadece gözlükle görme kalitesini elde edebiliriz.
İkinci Kez Lazer Ameliyatı Olunabilir mi?
Evet, ancak kornea yapısı, kalınlığı uygun olmalıdır.
Kimlere Lazer Yapılamaz?
* Gözünde aşırı kuruluk olanlara
* Hamilelere, bebek emzirenlere
* Tedavi edilmemiş aktif halde romatizmal, cilt hastalığı olanlara
* Katarakt ve göz tansiyonu gibi hastalıkları olanlara
* Diyabetten dolayı göz için kanaması olanlara
* 18 yaşın altındakilere
İlasik ile işlem yaklaşık 15 saniye, wavefront ile 30-40 saniye sürüyor. Hastanın ameliyathanede kaldığı süre 10 dakika kadardır.
Lazer Tedavisi İş ve Sosyal Yaşantıyı Ne Kadar Etkiler?
Operasyondan sonra yaklaşık 6 saat yanma batma şikayeti sürüyor. Aynı gün sosyal hayata dönüş mümkün.
Lazer Göz Tembelliğini Tedavi Eder mi?
Göz tembelliği lazerle tedavi edilemez. Sadece gözlükle görme kalitesini elde edebiliriz.
İkinci Kez Lazer Ameliyatı Olunabilir mi?
Evet, ancak kornea yapısı, kalınlığı uygun olmalıdır.
Kimlere Lazer Yapılamaz?
* Gözünde aşırı kuruluk olanlara
* Hamilelere, bebek emzirenlere
* Tedavi edilmemiş aktif halde romatizmal, cilt hastalığı olanlara
* Katarakt ve göz tansiyonu gibi hastalıkları olanlara
* Diyabetten dolayı göz için kanaması olanlara
* 18 yaşın altındakilere
Elektrik Çarpması Nedir?
Elektrik çarpması, yüksek veya düşük voltajlı elektrik ile temas sonucu ya da yıldırım çarpmaları ile meydana gelebilir.
Evde kullanılan elektrik
Alternatif akım (AC) tipindedir.
Alternatif akım, 15 volt üstünde çarpılma hissi verir , tahribat yapmaz.
20 volt üstü tehlikeli sayılabilir.
Elektrik çarpması ile ilgili özellikle iki tehlike vardır;
Ciltte ve derin dokulardaki yanıklar,
Kalp
ritminin bozulması ve hatta kalp durması, sinir sisteminde hasar oluşumu.
Ciltteki yanık yarasının küçük olmasına karşın derin dokularda şiddetli hasar olabilir. Elektriğin vücuda girdiği ve çıktığı noktalarda her zaman birer yara vardır. Giriş yarası oldukça küçük olabilir ama çıkış yarası geniş ve derin olabilir.
Elektrik çarpmalarında;
Vücuttan geçen elektrik enerjisi kalbin normal elektriksel ritmini bozup kalp durmasına yol açabilir.
Elektrik çarpmasının oluşturacağı etkinin şekli ve ciddiyeti;
* Maruz kalınan gerilimin büyüklüğü (voltaj)
* Akıma karşı vücudun direnci (rezistans)
* Akımın türü (Doğru Akım veya Alternatif Akım)
* Elektrik kaynağı ile temas süresi
* Akımın organizmada izlediği yola bağlıdır.
Elektrik çarpmasında yapılacaklar;
* Elektriği kesmek için sigortaları kullanın .
* Akımı kesemiyorsanız; kuru tahta, sopa, ip, deri kemer , plastik eşyalar ya da gazete tomarı gibi yalıtkan maddelerle yaralının akım ile temasını kesin .
* Eğer bir trafik kazasında kopmuş bir elektrik kablosu arabanın üzerine düşmüş; ve arabada da insan varsa elektrik kurumu tarafından akım kesilene kadar kazazedelere arabada kalmaları söylenmelidir.
İnsanların Web Sitenizi Bulmalarını Sağlayın: 9 SEO İpucu
Deneyimli Web tasarımcıları size, "Yalnızca siteyi kurarsanız kimse gelmez" diyecektir. Bu doğru. Yalnızca bir Web sitesi kurmak ziyaretçi çekmez. Müşterileri bir kez sitenize gelmeleri için ayartmak çaba gerektirir, tekrar gelmeleri içinse daha fazla çaba harcamanız gerekir.
Çoğu insanın Web sitelerini bulma yöntemlerinden biri Google.com gibi arama motorları kullanmaktır. Google, tüm Internet aramalarının yaklaşık yarısını oluşturmaktadır. Yahoo! ve MSN en sık kullanılan diğer arama siteleridir.
Arama sonuçlarında iyi bir sıralama derecesine sahip olmak, insanların sitenizi bulmalarına yardımcı olmak için şarttır. Çoğu insan ilk arama sayfasından ileri gitmez. Ayrıca listenin en yukarısında olmak en altında olmaktan iyidir.
Arama motorları arama sonuçlarını sıralamak için ileri düzeyde algoritmalar kullanır. İyi sayfa sıralama dereceleri rastlantısal değildir. Üst sıralamalarda görünecek Web sayfaları oluşturma sürecine Arama motoru optimizasyonu veya SEO denir.
Her arama motoru biraz farklı bir algoritma kullanır. Üstelik bunların çoğu algoritmalarını düzenli aralıklarla ayarlar. Ancak tüm arama motorlarında temel bir SEO geçerlidir. SEO ustalık gerektirse de, dikkatle planlanan bir yaklaşım Web sitenize gelen trafiği artırabilir.
Başarılı bir SEO'ya giden sekiz adım aşağıda verilmektedir.
1. Anahtar Sözcükleri Akıllıca Seçin
Anahtar sözcükler, müşterilerin sitenizi bulmak için arama motorlarında kullandıkları sözcüklerdir. Amaç, sayfanızı bu sözcük veya ifadeler için en iyi duruma getirebilmektir. İşletmenizi tam olarak yansıtan anahtar sözcükler seçmelisiniz. Potansiyel müşterilerinizi hedefleyecek kadar özel olmalı, ancak çok da daraltılmamalıdır.
Büyük olasılıkla birçok anahtar sözcüğünüz olacaktır. En iyi yaklaşım farklı sayfalar için farklı anahtar sözcükler seçmektir. İşletmenizin adı iyi biliniyorsa, Hakkımızda sayfasında anahtar sözcük olarak işletmenizin adını kullanın. Ancak çoğu müşteri adınızı değil, ününüzü veya hizmetinizi arar.
Anahtar sözcükler hakkında yardım almak için, sitenizde hangi arama terimlerinin işe yaradığını görmek üzere sunucu günlüklerinize bakın. Ayrıca rakip sitelerde işe yarayan sözcükleri görmek için çeşitli arama terimleri deneyin. Extreme hizmetini alan sitelerde extreme sayfalarına girerek bu kelimeleri öğrenebilirsiniz.
2. Anahtar Sözcükleri Akıllıca Kullanın
Sitenizin anahtar sözcükleri tüm sayfalarınızın "meta başlığı" içinde görünmelidir. "Meta başlık," tarayıcı penceresinin en üstünde, menü çubuğunun üzerinde görüntülenir.
Ayrıca, anahtar sözcükler açılan Web sayfası boyunca düzenli olarak görüntülenmelidir. Özellikle başlangıç paragraflarında sık sık göze çarpmaları önemlidir.
Ancak gereğinden fazla anahtar sözcük kullanmamaya çalışın. Buna "anahtar sözcük yığma" denir. Arama motorları bunu saptayabilir ve sayfa sıralamanızı düşürebilirler. En iyi düzeyde anahtar sözcük yoğunluğunu bulmanıza yardımcı olabilecek araçlar vardır. Ancak sitenin sayfalarını yazan yazılımlardan sakının. Arama motorları bunu da fark edebilir.
İşte altın SEO kuralı: Asla anahtar sözcük yerleştirmek adına içeriğinizin kalitesinden ödün vermeyin. Bu, sayfa sıralamanızı etkiler. Daha önemlisi, siteniz ziyaretçilerin ilgisini çekmez.
3. Anahtar Sözcükleri Tıklatma Başına Ödeme Reklamlarıyla Sınayın
Google AdSense, MSN adCenter veya başka bir tıklatma başına ödeme reklam programı, anahtar sözcüklerinizin etkinliğini sınar. Anahtar sözcüklerinizin sitenize trafik getirip getirmeyeceğini görebilirsiniz. Ayrıca anahtar sözcüklerinizin doğru müşterileri hedeflediğinden de emin olursunuz.
Tıklatma başına ödeme maliyetli olabilir. Ancak doğru kullanıldığında sitenize müşteri çekecektir.
Tıklatma başına ödeme, arama motoru optimizasyonu yerine kullanılmaz. Anahtar sözcüklerinizi değerlendirmek için SEO ile bir arada kullanılmalıdır. Çıkan sonuçlar iyi değilse, anahtar sözcüklerinizi değiştirmeyi düşünebilirsiniz.
Bu makalede web siteniz için yapmanız gereken bir çok güncellemenin yanında, Yeni Makale’nin bu konulardaki uygulamalarına da verilmektedir. Renkli olan alanlar bizim o konudaki uygulamalarımızı göstermektedir.
Güncel bir web sitesi müşteri getirir
İşte, size web pazarlamacılarından ve geliştiricilerinden derlediğimiz sitenizi fazla masraf çıkarmadan modernleştirecek 11 fikir ve bizim yapmış olduğumuz uygulamalar.
1. Sitedeki Sayfa Sayısını Azaltın
Web tasarım hizmetleri şirketi olan Zeeo Interactive'in üst düzey yöneticisi Matt Greer'in önerisi, yalnızca en önemli 10-15 sayfaya odaklanmanız. Ardından, diğer çok tutulan veya sık ziyaret edilen sayfaları karşıdan yüklemek için uygun olan Adobe PDF veya Microsoft Word belgesi biçiminde arşivleyebilirsiniz.
Yeni makale olarak en önemli makalelere odaklanmak yerine içeriğini eksik gördüğümüz bütün makaleleri tekrar düzenleme yapmak taraftarıyız. Makalenin ismini değiştirmekten tutun da, makalenin içeriğini tamamen değiştirmeye kadar giden bir süreç izlemekteyiz.
Makalelerin dosya olarak yüklenebilmesini sağlayacak alt yapı şuan sitemizde mevcut. Ancak alan problemi yaşamamak adına bunu şuan için uygulamıyoruz. Ancak bu kesinlikle yapılacaktır. Bu hizmeti veremiyor olsakta, makaleleri kopyalama konusunda herkese izin vermiş durumdayız. Makalelerimiz kopyalanıp kullanılabilir. Tek isteğimiz kaynak olarak www.yenimakale.com un belirtilmesidir. Bunu yapmadığınız takdirde sitenizden makalelerin silinmesi, hatta sitenizin kapatılmasına kadar giden bir süreçle karşı karşıya kalırsınız. Çünkü makalelerimiz ilk günden itibaren notere onaylatılıyor. Bu sayede makalelerimizi ve sitenin geleceğini güvence altına alarak, yasal olarakta kendimizi koruma altına alıyoruz.
Yazarların makalelerini başka sitelerde yayınlamalarına kural olarak izin vermiyoruz. Ama kaynak gösterilirse makaleler başka sitelerde yayınlanabilir. Yazarlarımızı korumak ve onlara duyduğumuz saygıyı göstermek adına başka hiçbir sitenin uygulamadığı bir kuralımız var: Yazarlar, kendi özel sitelerinde bu makaleleri yayınlayabilirler. Burada da tek şartımız, sitenin kendi siteleri olduğunu kanıtlamaları. Zaten yazarlarımızla iç içe olduğumuzdan dolayı böyle bir oluşumda onlara zarar vermekten çok, onlara bu konuda destek olma taraftarıyız.
2. Siteyi Bir Pazarlama Aracı Haline Getirin
2. Siteyi Bir Pazarlama Aracı Haline Getirin
Henüz ziyaretçilerin hangi sitelerden ve arama motorlarından geldikleri, hangi sayfaların en çok ziyaretçiyi çektiği gibi temel verileri toplamıyorsanız, şimdi başlayabilirsiniz.
Site ziyaretçileri hakkında ayrıntılı bilgileri yakalamak için önceden paketlenen yazılım veya bir web hizmetleri sağlayıcısı kullanın. Bir çevrimiçi bellek yükseltme sağlayıcısı olan Crucial Technology sözcüsü Erin Duckhorn, "Sorulacak ilk soru şudur: Ziyaretçiler sitenize geldiğinde ne yapmalarını istersiniz?' " diyor. Bunu yanıtladıktan sonra izleme ölçüm değerlerini tanımlayabilir ve hedeflediğiniz ziyaretçileri tatmin edecek içeriği, gezinme koşullarını ve yapıyı geliştirebilirsiniz.
Yeni makale olarak bu konuda bir çok araştırma yapmaktayız. Siteye gelen ziyaretçiler hangi yolla siteyi bulmuşlar? Ne tür aramalar gerçekleştirmişler? Arama motorlarındaki durumumuz nedir? Makalelerin tutulma oranları ve arama motorlarında çıkma durumları nedir? Vb birçok araştırmamız hergün güncellenmektedir.
Ziyaretçilerin aradıkları her konuda en iyi bilgiye ulaşmalarını sağlamak amacıyla, her yazar kendi makalesini düzenleyebilmektedir. Hatta yararlı olmayan ve ziyaretçisi olmayan makaleler siteden silinmektedir. Bunu yaptık kaliteyi yükseltmek adına yapmayada devam edeceğiz. Makale düzenlemelerine çok önem vermekteyiz. Sitemizdeki makaleleri incelediğinizde göreceksinizki önemli konulardaki makalelerde “resim, video ve çok geniş çaplı bir içerik” sunmaktayız. Ziyaretçilerin o konu hakkında en iyi içeriğe ulaşmalarını sağlamak tek düşüncemiz.



