Unknown |
6:14 PM |
2
yorum
Daha önce Flex’e Genel Bakış isminde bir yazı yazmıştım, ancak o yazıda bir çok konuya değinmemiştim. Tabi birde Flex 3 ile birlikte Flex dünyasının oldukça yeni gelişmeler ile farklı bir boyut kazanması sonucunda değinilmesi gereken ekstra konularda ortaya çıktı. Bu yazıda Flex ve Flex ile ilgili teknolojilere biraz daha detaylı yaklaşacağız.Flex, Macromedia firmasının 2004 yılında çıkarmış olduğu MXML (Macromedia Extensible Markup Language) ve ActionScript teknolojilerini kullanarak Flash Player platformu üzerinde Zengin Internet Uygulamaları(Rich Internet Application – RIA)geliştirmek için kullanılan bir teknolojidir.
Adobe – Macromedia birleşmesi sırasında Flex 1.5 sürümündeydi. Flex Builder 1.5, Macromedia Dreamweaver çatısı üzerine kurulmuş bir IDE idi ve arabirimi de Macromedia Dreamweaver MX 2004 ile aynıydı. Macromedia programlarının ortak özelliği, birbiri ile ilişkili programlarının ortak bir arabirime sahip olması ve bu sayede kullanıcılarının kolay adaptasyonunu sağlamaktı. Zaten, yazılımlarındaki ‘Studio’ ile anılan paket mantığıda buradan doğmuştur.
Adobe, Macromedia ile birleşmesinin ardından hızlı bir şekilde Flex’i geliştirmeye başladı ve kısa zamanda Flex 2.0’ı piyasaya sürdü. Önceki sürümüne kıyasen büyük bir değişim geçiren Flex bir anda dünyanın ilgisini çekmeyi başardı. Türkiye’de de Flex 2.0 çıktıktan sonra büyük bir ilgi görmeye başladı. Takip ettiğim Flex forumlarına dayanarak söylebilrim ki; Flex 1.5 sürümündeyken Flex’i inceleyenler genel olarak Flex’in kullanım amacını anlayamıyordu. Flex 2 ile birlikte kullanıcılar hızla bilinçlenmeye ve Flex’e ısınmaya başladı. Yani Adobe’nin yaptığı köklü değişiklikler kullanıcıları olumlu yönde etkiledi. Bunun sonuçlarını Flex Showcase‘i inceleyerek rahatlıkla görebilirsiniz.
Flex 2.0 da görülen en büyük yeniliklerden biri ActionScript 3.0 idi. Adobe, ActionScript’in bu yeni ve gelişmiş sürümünü Flash IDE’den önce Flex 2.0 ile birlikte piyasa sürdü. Bir diğer önemli yenilik ise Flex’in yeni arayüzündeydi. Önceki sürümünün Dreamweaver çatısı üzerinde kurulu olduğunu söylemiştim, fakat Adobe bunu tamamen değiştirerek Flex 2’i Eclipse çatısı üzerine kurdu. Böylece Flex Builder 2, tamamen farklı bir yazılım geliştirme ortamı olarak karşımıza çıktı.
İlk zamanlarda Flex ile ilgili kaynak sıkıntısı çekilirken, Flex 2.0 ile birlikte bu sıkıntı hızla ortadan kalkmaya başladı. İnternette Flex ile ilgili sitelerin ve forum sayfalarının sayısı gün geçtikçe artıyor. Türkçe kaynak açısından Flex’e baktığımızda ise ilk zamanlara kıyasen şimdi Flex ile ilgili daha fazla Türkçe kaynak bulunuyor ve bu kaynaklar hızla artıyor. Henüz Flex’e dair bir Türkçe kitaba rastlamasak ta Flex öğrenmek isteyenler internetin nimetlerinden sonuna kadar faydalanabilirler. Eminim kısa bir süre sonra Flex ile ilgili türkçe kitaplarda raflarda yerlerini almaya başlayacaklardır.,
Category:
internet
Yararlı bir bilgi paylaşım için çok teşekkür ederim.
ReplyDeletegüzel bi programa benziyor
ReplyDelete